Ülkemizin önemli siyaset bilimcilerinden olan Gümüşhaneli hemşerimiz Dr. Mustafa Çalık Üniversitemiz Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı ve Tarih Ana Bilim Dalı yüksek lisans öğrencilerine ders vermeye başladı.
Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Toplantı salonunda Türk tarihi ve siyasi gelişmeleri hakkında bilgiler veren Çalık, yaşadığı tecrübe ve deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.
Akademisyen ve öğrencilerimizin Dr. Mustafa Çalık’ın bilgi birikiminden faydalanmasını arzu ettiklerini dile getiren Rektörümüz Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, “Dr. Mustafa Çalık hocamızı şahsen tanıyorduk. Daha sonrasında da zaman zaman böyle hoş sohbetler yapma fırsatı bularak hocamızın tecrübelerinden istifade etmiştik. Hocamızın birikimlerinden ve rehberliğinden öğrencilerimizin de faydalanması için böyle bir ders planladık. Hepimiz akademisyen olarak, lisansüstü öğrenciler olarak bir şekilde akademik camianın içindeyiz. Tecrübe her zaman bulunmuyor. Bazen bir konu için onlarca kaynağı taradığınızda aklınıza gelebilecek bir fikir, tecrübeli bir bilge tarafından böyle sohbet ederken dile getirebiliyor. Bilimin sınırı yok, her birimizin ayrı uzmanlık alanı var; ama bilgi ayrıntıya indikçe bu uzmanlık alanlarımızda iç içe geçti. Bugün Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile ilgili bir bilgi, hastaların tedavisinde bir cihazın imalinde çok önemli katkılar sağlayabiliyor. Yine uzmanlık alanımız ne olursa olsun, dünya siyasi gelişmelerinden uzak kalamayız. Bu nedenle de hocamızı aramızda görmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Kendisine öğrencilerimize aktaracağı her bilgi için şimdiden çok teşekkür ediyorum” açıklamasında bulundu.
Gümüşhane Üniversitesi’nde bulunmaktan ve öğrencilere ders vermekten büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Çalık ise “Bana böyle bir fırsat tanıdıkları için Rektörümüze çok teşekkür ediyorum. Yüksek lisans eğitimi malum, bir anlamda lükstür. Halk tabiriyle keyfe keder bir iştir. Üniversitelerde hocalar hariç hiçbir memuriyette yüksek lisans yapmış olma şartı aranmaz. Farabi der ki; ‘İlim ve sanat ilgi ve iltifat görmediği yerden vebadan kaçarcasına kaçar.’ İlmin kıymetini bilmek lazım. Bizim klasik medrese eğitiminden birtakım şeyleri keşke saklasaydık. Saklamamız gerekenleri saklamadık. Ama bu çağda yeniden ilgi alaka gören bizim fikir tarihimizde tefsir usulü olarak bilinen bir düşünüş metodu var. Büyükler der ki; ‘Esas olarak ilim metottan, usulden ibarettir.’ İlmin başı usuldür. Doğru bilgiyi elde etme usulüdür. Öğrenme de bir interaktif süreç, karşılıklı etkileşimdir. Buradaki bilginin de tartışma ve bilgide düşünme formatında ilerlemesini istiyorum. Dersleri vaaz olmaktan çıkarmak lazım” sözlerine yer verdi.
Dersin ilerleyen yerlerinde dünya ve Türk tarihi ile ideolojiler hakkında bilgiler veren Çalık konuşmasının sonunda öğrencilere şu nasihatte bulundu: “İdeolojilerin zatıyeti, şahsiyeti ve ferdiyeti örtmesine izin vermemeliyiz. Bir insana zatıyla, şahsıyla ve ferdiyetiyle bakmalıyız. İyi insan kime diyorsak buraya en çok lazım olan o’dur. Yalan söylemeyen, haramda gözü olmayan, emeğinin hakkından gayrısını tenezzül etmeyen, hak etmediği bir kuruşa elini uzatmayan insana ihtiyaç vardır.”
- Gösterim 2767
- Toplam 5